“`html

Baykar ve Leonardo: İleri Teknolojide Yeni Bir Ortaklık Yolu

Dünya genelinde ürettiği insansız hava araçları ile öne çıkan Baykar, 2024 sonunda İtalya’nın saygın havacılık firması Piaggio Aerospace’i satın alacak olmanın heyecanıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Bu gelişme, özellikle İtalya’da büyük bir merakla karşılanıyor.

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü verilerine göre, Avrupa’nın ikinci ve dünyanın en büyük 13. savunma şirketi olan Leonardo’nun CEO’su Roberto Cingolani, İstanbul’da Baykar’a yaptığı ilginç ziyareti takiben Roma’daki merkezinde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Cingolani, Piaggio’nun satın alınma sürecinden önce Baykar ile iletişim halinde olduklarını belirterek, “Baykar ile birkaç aydır müzakereler yapıyoruz; bu görüşmeler Piaggio’dan önce başlamıştı. Geçen haftaki ziyaret çok verimli geçti çünkü İstanbul’daki tesislerini inceledik. Teknik detaylar üzerinde derinlemesine tartışmalar yaptık ve teknoloji geliştirme potansiyelimizi araştırıyoruz.” şeklinde konuştu.

Cingolani, “Leonardo ile Baykar arasındaki teknoloji entegrasyonu, insansız sistemler alanında önemli ilerlemelere yol açabilir. Birlikte çalışarak Avrupa pazarında yeni fırsatlar bulabileceğimizin farkındayız.” ifadelerini kullandı. Gelecek günlerde benzer görüşmeler yapacaklarına vurgu yaparak iş birliklerinin önemini bir kez daha dile getirdi.

Leonardo ve Baykar: Yeni Bir İşbirliğinin İşaretleri

Cingolani, Baykar’la hangi ürün ve platformlar üzerinde çalışma yapılacağını değerlendirdiklerini belirtti. “Henüz erken aşamalardayız, ama Leonardo’nun üretim stratejileri ile Baykar’ın İHA’ları arasında mükemmel bir uyum var. Bu birlikte çalışabileceğimiz birçok olanağı ortaya çıkarıyor.” dedi.

Leonardo olarak insansız sistem alanında deneyimlerinin bulunduğunu vurgulayan Cingolani, “Baykar’ın dünya genelinde başarılı insansız platformlarıyla birleşen Leonardo’nun tecrübeleri, bize ciddi bir ivme kazandırabilir. İnsansız sistemlerin yanı sıra gelecekteki savaş uçakları için geliştirmekte olduğumuz geniş perspektifle önemli projelerimiz var.” değerlendirmesinde bulundu.

Cingolani, iki şirketin işbirliği yapma istekliliğinin önemli olduğunun altını çizerek şu sözleri söyledi: “Teknolojik analizlerin yanı sıra piyasa analizleri de yapmalıyız. Entegrasyon sürecinden sonra, ürünlerimizi pazara sunmalı ve endüstriyel üretime geçmeliyiz. Bu süreçte olumlu bir tutum içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” dedi.

Cingolani’nin Baykar İle İlgili Değerlendirmeleri

Baykar’ın İstanbul’daki Özdemir Bayraktar Milli Teknoloji Merkezi hakkında düşüncelerini paylaşan Cingolani, “Gerçekten etkileyici bir tesisteydik. Çok sayıda genç mühendis burada çalışıyor ve bu durum son derece cesaret verici.” diyerek Baykar’ın organizasyon yapısını övdü.

Baykar’ın sunduğu altyapının ve AR-GE çalışmalarının etkileyici olduğuna dikkat çeken Cingolani, “Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar ve Genel Müdür Haluk Bayraktar ile yaptığımız görüşmelerden etkilendik. Onların tutku ve yönlendirmeleri, şirketin uluslararası düzeydeki iddialı konumunu pekiştiriyor.” ifadelerini kullandı.

Geçmişteki Tecrübelerin Yeniden Değerlendirilmesi

Cingolani, Avrupa’nın savunmasına yönelik ortak bir teknoloji oluşturulmasının önemini vurguladı. “Bugün insansız sistemler ve yapay zeka gibi teknolojik zorluklar ile karşı karşıyayız. Bu tür iş birliği olmadan ilerlemek zor. Ortak girişimler, ulusal güvenliği güçlendirmek için kritik öneme sahip.” diye ekledi.

İtalya’nın Avrupa Birliği ve NATO konusunda güçlü bir üye olduğunu belirten Cingolani, “NATO’nun yalnızca Amerikan bileşeni ile sınırlı kalmaması gerektiği görüşündeyim. Avrupa’nın savunma işbirlikleri, askeri gücümüzü artırabilir.” şeklinde konuştu.

Gelecekteki İşbirlikleri ve 6. Nesil Savaş Uçakları Projesi

Cingolani, İngiltere ve Japonya’yla yürütülen 6. nesil savaş uçakları projesinin açık bir ortaklık içerdiğini belirtirken, “Bu projenin büyümesi için hükümetlerin karar vermesi gerekir. Ancak biz, teknolojik işbirliği sağlayacak her türlü ortaklığa açığız.” dedi.

Sonuç olarak, Baykar ile yürütülecek olası iş birliklerinin, hem sektörde yenilikler getirecek hem de NATO’nun stratejik yapısının güçlenmesine katkı sunmayı hedeflediği görülmektedir.

“`